|
Created by Beyhan Kurt
9 months ago
|
|
Acil durum (n)
Acil çağrı merkezi (n)
Ambulans çağırmak (v) [-A / -DAn]
Bayılmak (v) [-DA/ -A
Bilinç (n
Nefes almak (v) [-DA]
Kanama (n)
Yara (n)
Kalp krizi (n)
İlk yardım (n)
Vurmak (v) [-A]
Kusmak (v) [-DA / -A]
Yutmak (v) [-İ]
Belirtiler (n)
Trafik kazası (n)
Çarpmak (v) [-A / -DA]
Çarpışmak (v) [ile / -DA]
Ölü (adj)
Yaralı (adj)
Güvenli (adj)
Tarif etmek (v) [-i / -A / -DA / -DAn]
Yaya (n)
Zincirleme trafik kazası (n)
Kaza tespit tutanağı (n)
Kaza geçirmek (v) [-DA]
Yangın (n)
İtfaiye (n)
İtfaiyeci / itfaiye görevlisi (n)
Yayılmak (v) [-A / -DA / -DAn]
Alev (n)
Duman (n)
Yangın söndürücü (n)
Yangın merdiveni (n)
Acil durum çıkışı (n)
Yangın alarmı (n)
Yangın tatbikatı (n)
Tahliye etmek (v) [-İ / -DAn]
Hırsızlık/soygun (n)
Çalmak (v) [-İ / -DAn]
Delil (n)
Şüpheli (n)
Kurban (n)
Güvenlik kamerası (n)
Polis tutanağı (n)
Kapkaç (n)
Yakalamak [-İ / -DA]
Serbest bırakmak [-İ / -DA]
Gözaltına almak (v) [-İ / -DA]
Sevk etmek (v) [-İ / -DAn / -A]
Adliye (n)
Karakol (n)
Mahkeme (n)
Emniyet müdürlüğü (n)
Adli kontrol (n)
Suç (n)
Suç işlemek (v) [-DA]
Şahit (n)
Şahit olmak (v) [-A / -DA]
Suç oranları (n)
Saldırgan (n)
Uyuşturucu (n)
Şiddet (n)
Cinayet (n)
Dolandırıcılık (n)
Kundaklama (n)
Görgü tanığı (n)
Silah (n)
Saldırı (n)
İfade (n)
Gösteri yürüyüşü (n)
Gösterici/protestocu/eylemci (n)
Protesto yapmak (v) [-DA]
Protesto etmek (v) [-İ / -DA]
Eylem yapmak / Gösteri yapmak [- DA]
Biber gazı (n)
Güvenlik görevlisi (n)
Güvenlik güçleri (n)
Yasal (adj)
yasa dışı (adj)
Müdahale etmek (v) [-A / -DA]
İşçi ve emekçi yürüyüşleri (n)
Katılmak (v) [-A / -DA]
Boykot etmek (v) [-İ / -DA]
Oturma eylemi (n)
Doğal afet (n)
AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) (n)
Deprem (n)
Sel/Su baskını (n)
Maden kazası (n)
Orman yangını (n)
Çığ (n)
Kar (n)
Tipi (n)
Heyelan (n)
Fay hattı (n)
Deprem araştırma dairesi (n)
Harita (n)
Merkez üssü (n)
Şiddet (n)
Büyüklük (n)
Can kaybı (n)
Sarsıntı (n)
Çökmek (v) [-A / -DA] /Yıkılmak (v) [-A / -DA]
Enkaz (n)
Arama-Kurtarma çalışmaları (n)
Afet bölgesi (n)
Yardım (n)
Hasar (n)
Kurtarma ekipleri (n)
Temel ihtiyaçlar
Ölü (n)(adj)
Ağır Yaralı (adj)
hafif yaralı (adj)
Hastane (n)
Artçı sarsıntı (n)
Enkaz kaldırma çalışmaları (n)
Yükselmek (v) [-A / -DA / -DAn]
düşmek (v) [-A / -DA / -DAn]
Artmak (v)
Azalmak (v)
Çadır (n)
Soba (n)
İlaç (n)
Portatif yatak (n)
Battaniye (n)
Ambulans gönderin lütfen!
Ambulans çağırın!
Durumu ciddi mi?
Yardım edin lütfen!
(onun/onların) Bilinci yerinde / bilinci açık.
(onun/onların) Bilinci kapalı/ bilinçsiz.
Kontrolden çıkmak
Haber vermek
Merak etmeyin!
Hastaneye gitmemiz gerekiyor.
Kanama var.
Trafik kazası oldu.
Yaralı var mı?
112’yi aradınız mı?
Yangın var!
Yangın çıktı!
Yangın söndürücü nerede?
Yangın alarmı çalıyor!
İtfaiyeyi arayın!
Binayı hemen boşaltın!
Acil çıkış kapısı nerede?
Angela’nın çantası kimliği belirsiz kişiler tarafından çalındı.
Saldırganın eşkalini tarif eder misiniz?
Son dönemdeki siyasi gerilimler, toplumda huzursuzluk yaratıyor.
Birçok sivil toplum kuruluşu, ülkede insan hakları ihlallerine karşı mücadele ediyor.
Polisler kafedeki herkesi gözaltına almaya çalışırken küçük bir arbede çıktı.
Deprem oldu /Deprem meydana geldi (more formal)
Evsiz kalmak
Hayatını kaybetmek
Hatalı yapılaşma, sel felaketine neden oldu.
Yardım malzemeleri gönderildi.
Yardım ekipleri bölgeye ulaştı.
Acil durum ilan edildi.
Yaralılar hastaneye kaldırıldı.
Kurtarma çalışmaları başladı.